Uzman Psikolog Hicran Akçay

Uzman Psikolog Hicran Akçay

Mail: hicranakcayy@gmail.com

Ruhu Doymayan Çocuklar!

Günümüzde çocukların tüm istekleri anında karşılanıyor. Emek vermeden, yorulmadan ve hak etmeden her istediğini elde eden bir nesil yetişiyor. Her istediği anında karşılanan bu nesil ne yazık ki mutlu değil! Doyumsuzlar çünkü ihtiyacı olsun olmasın sürekli bir şeyler alınıyor.

Çocuklar artık ihtiyaç kelimesinin ne anlama geldiğini bilmiyorlar. Çocuklar ne görürlerse istiyorlar ve anne-babalar “Aman üzülmesin, ağlamasın, mağaza da öfke nöbeti geçirip beni zorda bırakmasın” diye alıyorlar.Çocuklarına aldıkları yeni şeylerle onları mutlu edebileceklerini düşünüyorlar. Anne-babalar çevrelerine karşı kendilerini çocuklarının her istediğini yerine getiren, çocuğu ile ilgilenen, mükemmel anne-baba olarak kanıtlamak istiyorlar. Kimi ailelerde çocuklarının arkadaşları tarafından dışlanıp yalnız kalmasından endişe duyuyorlar. Bazı ailelerde kendi çocukluklarından kalan özlemlerini, çocuklarında gidermeye çalışıyorlar.

Her istediği yapılan bir çocuk büyüdükçe daha farklı sosyal ortamlara girecek ve herkes onun isteklerine cevap veremeyecektir. Bu çocuk için hayal kırıklığı anlamına gelecek, yenilgi ve reddedilme duygusu yaşayacaktır. Temel ihtiyaçların yanı sıra anne babalar tarafından çocuğa sunulacak fırsatlar tabi ki olmalıdır. Ancak bunların abartılmadan ve zamanlamasının çok yerinde olmasına dikkat etmek gerekir. Yoksa yaşanılan doyumsuzluk, sorumsuzluğa ve sınırsızlığa doğru gidecektir. Çocuklara sınır koymak,gerçek ihtiyaçlarını belirleyebilmesini öğretir.

Bu ilerideki yaşantısında bütçesini ayarlayabilmesine, imkânlarınsınırsız olamayacağını anlamasını sağlar. İstediği bir şeyi alamadığında da mutlu olabileceğini, mutluluğun maddiyatla eş değer olmadığını öğrenir.

Çocuk eğitiminde anne ve babanın amacının ileriki hayatında zorluklarla baş etmeyi bilen, mutlu olan ve çevresine de bunu yayan, üretken bireyler yetiştirmek olmalıdır. Bunun gerçekleşebilmesi için çocuğun bazı kuralları öğrenmesi gerekir. Çocuk isteklerini erteleyebilmeli. Eğer gerekirse isteklerinin gerçekleşebilmesi uğrunda mücadele etmeyi küçüklüğünden itibaren öğrenmelidir.

Unutmayalım ki çocuklar pek çok şeyi anne-babalarında gözlemleyerek öğrenirler. Çocuğunuzun nesneler dünyasıyla baş edebilmesi ve doyumsuzluk geliştirmemesi için ona iyi bir rol modeli olabilirsiniz. Bozulan eşyaları hemen yenisiyle değiştirmek yerine tamir ettirmenin, alternatif geliştirmenin önemini çocuğunuza anlatabilir ve örneklerle gösterebilirsiniz. Alışveriş kataloglarının tüm zamanınızı almasına izin vermeyin.

Bütün boş vaktinizi alışveriş merkezlerinde ve mağazalarda geçirmeyin. Alışverişin bir hobi veya zaman geçirme aracı olmadığını, gerçekten ihtiyaç duyulan zamanda, ihtiyaç duyulan şeyler için alışveriş yapıldığını model olarak gösterin. Çocuğunuza verebileceğiniz en iyi hediyenin, ona ayıracağınız zaman olduğunu hatırlayın. Gerçek ihtiyacını ve duygusunu anlamaya çalışın. Bazen çocuklar, duygusal bir ihtiyacı tatmin için somut nesnelere yönelirler.

Asıl ihtiyacı vitrindeki oyuncak olmadığı için de, o oyuncağa olan ilgisi çok kısa bir sürede geçer ve çocuk yeni bir istekle karşımıza çıkabilir. Çocuğun isteklerinin altında çoğu zaman bir yakınlık ihtiyacı veya duygusal bir boşluk, hayal kırıklığı yer alır.

Çocuğun gerçek ihtiyacı anlaşılır ve karşılanırsa, çocuğun nesnelere ihtiyacı kalmayacaktır. Çocuklara aşırı serbestlik ve sınırsız imkânlar sunulmamalıdır. Tüm olumsuz davranışlarının tolerans ile karşılandığı, her istediği gerçekleşen çocuk doyumsuz olur.

Bu çocuklar sosyal ortamlarda uyum güçlüğü yaşarlar. Yetişme döneminde gördüğü ilgi ve serbestliği göremeyen çocuklar yetişkinlik dönemlerinde sinirli ve hırçın, söz dinlemeyen, kurallara uymayan bireyler olurlar. Bu da beraberinde dışlanmayı ve mutsuzluğu getirir.

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar