Kur'an-ı Kerim'in temel misyonu, insanları yaratıklara tapmaktan kurtarıp sadece Allah'a kul yapmaktır. İnsanın Allah'ı bilmesi, O'ndan başka tanrı tanımaması tevhit, sadece Allah'a tapması, O'nun buyruklarına tam anlamıyla teslim olması ise İslam’dır. İslam, tevhidi gerçekleştirme dini olduğundan, İslam’ı doğal sadeliğine kavuşturmak üzere gelmiş olan Kur'an'ın ana konusu tevhididir. Her surenin ana teması budur. Öteki sorunlar, bunun çevresinde dönen tali konulardır. Yalnız Kur'an ayetleri, Allah'ın varlığından çok, birliğini kanıtlama yönündedir. Çünkü Kur'an'ın hitabettiği toplum, Allah'ın varlığını kabul bir toplum idi.
Ancak onlar, evrenin yaratıcısı yaratıkları besleyen, doğa yasalarını yöneten, evreni yöneten mutlak Tanrının Allah olduğunu kabul etmekle beraber, Allah ile kendileri arasında şefaatçi olduklarını düşündükleri birtakım aracı tanrılara da tapıyorlar; ibadetlerinde, kurbanlarında Allah'ın adıyla birlikte o tanrıları da anıyor, onlara da yalvarıyorlardı. İşte Kur'an, şirk, Allah'a karşı nankörlük (küfür) dediği bu davranışı şiddetle kınamış ve bunun tutarsızlığını; Allah'ın yanında başka tanrı olmadığını kanıtlarla ispata çalışmıştır.
Müslümanların hemen büyük çoğunluğu müşrik idiler. Sonra Peygamber'in çağrısına uyup şirki bıraktılar ve Müslüman oldular. Ve Allah da onlardan razı olduğunu bildirdi. Allah'ın şirk koşmayı bağışlamaması şirk haline devam etmesiyle ilgilidir. Yani şirk koşan insan şirk eylemini bırakıp tevbe etmedikçe bağışlamaz. Ama o kişi şirkten tevbe eder, döner, sadece Allah'a yönelirse Allah, onun günahını bağışlar.
Şimdi o ayetin izahına bakalım: ZÜMER 53 De ki: "Ey nefislerine karşı aşırı giden kullarım, Allah'ın rahmetinden umut kesmeyin. Allah bütün günahları bağışlar. Çünkü O, çok bağışlayan, çok esirgeyendir." 54- "Size azap gelip çatmadan Rabbinize dönün, O'na teslim olun. Sonra size yardım edilmez.Zümer Suresi’ni...