16 Haziran tarihli ‘’sözün kısası ‘’ başlıklı yazımızı okuyanlar hatırlar. Siyasette bir değişim rüzgârının esmeye başladığını, kısa süre içinde büyük bir değişim olabileceğini, bunun işaretlerini de bizzat Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanının verdiğini müşahede etmiştik.
Gelen gider azizim… Hiç bir geliş bâki değildir. Ve mutlaka gidiş vardır. Klasik bir söz vardır ya hani gündeme dair ‘’mahkeme kadıya mülk değil’’ diye… Baki olan hiçbir makam yoktur. Hayat bile eninde sonunda nihayet buluyor. Malumunuz o ki; Aksaray İl başkanı da 16 Ağustos itibariyle istifasını vermiş bulunmakta. Verdi ya da alındı, etti ya da ettirildi bunların hiçbir önemi yok. Nihayetinde bu gibi makamlar devr-i daim tarzında, siyasi literatürde bayrak yarışı olarak adlandırılır ve el değiştirir... Âdettir giden eleştirilir gelen alkışlanır. Veyahut ;’’Kral öldü yaşasın yeni kral’’ tarzında dalkavukvâri el çırpışlar başlar. Varsa eleştiriler bırakmak gerek; zira yakışık almaz. Önem arz eden şudur ki makamların geçici olduğu gerçeği unutulmadan mütevazı bir şekilde görevlerin ifasıdır. Hele ki siyasi makamların geçici olduğu örneklerinin çokça olduğu bir şehirde mütevazı olmaktan ve halkı sevmekten başka yol yoktur. Aksaray siyaset yapılması zor bir memlekettir. Eğrisiyle doğrusuyla Sayın Karatay’ı tebrik etmek gerek. Aksaray gibi siyasi arenası güç bir sahnede, ülkenin en zorlu virajında görevini tamamlamıştır.
Makam her ne olursa olsun; ister ilçe başkanı ister il başkanı, ister daha yükseklerde bir siyasi itibar. Her şeyden önce insanız ve insaniyete has özellikleri bırakmamak elzemdir. İnsanı sevmek, vefayı bilmek, doğal olmak, makam için yozlaşmamak hâli de hatrı da bilmek insandan eksiltmez aksine makamlara makam katar. İşini iyi yapmış olmanın verdiği gurur paha biçilmezdir. Dik durmanın menfaat rüzgârına göre şekil almamanın, vatana millete ve Aksaray’ımıza hizmet etmenin verdiği lezzet tüm makamlardan daha yüce bir yerdedir. Bu ulvî makamın adı insaniyettir. İnsaniyetin olmadığı hiçbir makamın ehemmiyeti yoktur. Kalpten kalbe ulaşan, sedasını hoş tutan kişi nerede olursa olsun insaniyet makamına ulaşmış demektir. Dahası ölümsüzleşmiştir. Şairin dediği gibi “Baki kalan bu kubbede hoş bir seda bırakmaktır’’ esas olan. Dileriz siyaset arenasında boy gösteren ve gösterecek olan tüm adaylar bu hassasiyetleri önemserler.
Değişim başlamıştır, olan olmuştur. Bunda sonrası için aklın yolu birdir. Önceki yazımızda ifade ettiğimiz üzere; Dileriz ki yeni teşkilat ve teşkilatlar partilisini kucaklayan, belirli bir siyasi hafızaya sahip, karakteri de parti ile uyumlu ehil kişilerden oluşur. Zira il ve ilçelerde teşkilat başkanları her şeyden önce Genel Başkanın, Başbakanın, Başkanın temsilcisi hüviyetinde kişilerdir. Teşkilatların diri, donanımlı ve en önemlisi partili partisiz herkesi kucaklayan kişilerden oluşması 2019 seçimlerinde yükün büyüğünü alacaktır. Aksi takdirde başarıdan söz etmek mümkün olmayacaktır vesselam…
