Siz değerli okurlarla yaklaşık 2 aydır bu köşede buluşuyoruz.Yazılarımız Cuma akşamları Aksaray Portal sitemizde; Cumartesi günleri de Aksaray Portal ve Aksaray Ekspres gazetelerinin ‘’Elif Dedim’’ köşesinde yayınlanıyor.İlk ‘’Merhaba’’ yazımızda da ifade ettiğimiz gibi, kimi zaman siyasî, kimi zaman iğneli, kimi zaman ötelerden, kimi zaman sevgiye saygıya dair, her telden yazarız demiştik.Lakin son günlerde; özellikle Ak Parti de aday adayı trafiği yoğunlaştığından mütevellid, siyasi içerikli yazılarımızla yol alıyoruz.Yinelemekte fayda var; parlamentoda sadece Aksaray’ı değil tüm şehirlerimizi temsil edecek adayların; öncelikle vatandaştan kopuk olmayan, teşkilatların tüm birimleriyle uyumlu, tabanda karşılığı olan adaylar olması gerek.Elbette ki vizyonu, eğitimi, devlet tecrübesi gibi kriterlerde önemli. Ama ne yazık ki; vekil seçildikten sonra tabanı tanımayan, tabandan kopuk vekillere ve serzenişlere şahit olduğumuzdan özellikle bu kriteri mükerreren dile getiriyoruz.Bu konuyla alâkalı geleceğe umutla bakmak istesek de; Kamu personelinin istifalarına günler kala duyduğumuz aday adayları ‘’eyvah yine aynı manzara’’ dedirtiyor.Ak Partiye yakın bir sosyal medya hesabından gayr-i resmî duyurulan ilânata göre kimler yok ki; Bakan yardımları, Müsteşarlar, Genel Müdürler, Genel Müdür Yardımcıları, Milletvekili Danışmanları, Rektörler, Valiler, Vali Yardımcıları, Müsteşar yardımcıları, Bölge Müdürleri…Bu unvanlar saymakla bitmiyor. Tüm bakanlıklarda ve her bakanlığa bağlı bürokrasinin en tepe makamlarındaki yöneticiler aday adayı… Hay maşallah…Devletin tepesi boşa çıkacak… Yüzlerce aday adayı var bu şekilde.Yukarıda ifade ettiğimiz gibi devlet deneyimi, bilgisi, birikimi gibi konular önemli. Ama bir diğer kriter olan tabana yakınlık ve vatandaşla iç içe olma mevzu açısından baktığımızda, bu makamlar bizim vekilimiz olamaz.Vekil olduklarında ne vatandaş vekili, ne de vekil vatandaşı tanır. Anadolu halkı kendisini, partisini, partilisini tanıyan vekil ister.Hadi diyelim ki Ankara-İstanbul-İzmir gibi büyük metropollerde bu kriter önemli olmasın.Ama küçük yerlerde kazın ayağı öyle değil işte.Bizim buralarda bu tip adaylar eli çantalı diye tabir edilir. Yani; yıllarca tepe makamlarda ya da bürokrasinin bir köşesinde görev almış, seçim zamanı çıkmış sahneye bende adayım diyor. Tatbikî haklarıdır. Demokrasi var, seçilme hakkı var. Ama dayatma olmadan…Gel gir vatandaşın gönlüne, sandıktan önce gönüller sandığında bi yer al bakalım. Lâkin seçim zamanı değil evvelin evvelinde… Dileriz tombala Aksaray’a vurmaz. Her zaman söyledik yine söylüyoruz. Sadece Ak parti de değil; tüm partilerde siyasetin cefasını çekmiş, tozlu yollarda tozunu solumuş, işinden, aşından, eşinden, çocuğundan taviz vermiş, en zor zamanlarda kahrını çekmiş İl başkanları, İlçe Başkanları ya da teşkilatın farklı birimlerinde görev almış aday adayları öncelik kazanmalı.Siyasî hafıza olmalı. Partiliyi, tabanı ve bölgenin sorunlarıyla birlikte çözümlerini bilen ehil adaylar çoğunlukta olmalı.Aksi takdirde sadece vekil olurlar, ama Milletin vekili değil, Parti Genel Başkanının vekili olur ömür boyu maaş eri olmaktan da öteye geçemezler vesselam…
