Çocukluk döneminde sık karşılaşılan davranış bozukluklarından birisi de saldırganlıktır. Çocuklar yaşıtları ve kendilerinden büyük olan çocuklarla oyun esnasında veya gerilim yaşadıklarında vurma, ısırma, tükürme, saç çekme, tekme atma ve kuralları hiçe sayma gibi agresif davranışlar sergileyebilirler. Küçük çocukların sorunları ve içsel çatışmalarını çözümlemeye yönelik yetileri henüz çok gelişmediğinden bu tür hareketler gözlenebilir. Ancak çocuk bu davranışları sürekli ve yineleyerek sergiliyorsa, bulunduğu ortamlarda özellikle arkadaşlarına karşı saldırgan davranıyorsa bu davranışların aile ve öğretmenler tarafından dikkate alınması gerekir.
Sürekli ve aşırı biçimde saldırgan olan çocuk sinirli, anlaşılmaz, eyleme hazır ve geçimsizdir. İlişkileri gergin ve sürtüşmelidir. Hemen parlar ve kavgaya hazırdır. Durmadan kuralları çiğner ve ceza görür. Bu çocuklar cezadan etkilenmez yada kısa süreli etkilenmiş gibi görünürler. Olağan anlaşmazlıklarda bile öfkesine hâkim olmakta zorlanır ve fiziksel olarak sertleşebilirler. Tepkileri durumla orantısız olabilir. Problem çözme, duygularını uygun şekilde ifade edebilme becerileri düşüktür. Engellenmelere karşı toleransları düşüktür. Bu nedenle kendi istediklerinin yapılması konusunda ısrarcı olabilirler. Dolayısıyla aile için evde ve okulda sorun yaratabilirler.
Saldırgan Davranışların Nedenleri
• Çocuğun yetişkinlerden katı ceza,anlayışsızlık ve yetersiz sevgi görmesi, çocukla aralarındaki iletişimin iyi olmaması saldırgan davranışların temel nedenlerindendir.
• Saldırganlık model alma yoluyla öğrenilmiş bir davranıştır. Baba ve annenin saldırganca tutumu, öfkelendikleri durumlarda eşyaları fırlatmaları ve birbirlerine bağırmaları çocuğun bunları taklit ederek öğrenmesine zemin hazırlar.
• Şiddete tanık olma, engellenme ile sık karşılaşma saldırganlığı arttırıcı davranışlardır. Örneğin aile içi fiziksel veya psikolojik şiddete tanık olan bir çocuğun, engellenme ile karşılaştığında saldırganlığa başvurması yüksek bir olasılıktır.
• Çocukta var olan enerjinin boşaltılmasına izin verilemezse ve engellenirse saldırgan davranışlar ortaya çıkabilir.
• Televizyon ya da diğer kitle iletişim araçlarında kavga ve dövüş sahnelerinin yer aldığı programların izlenmesi/oyunların oynanması saldırganlığı tetikler.
• Ebeveynlerinin çocuğa sık sık bağırması ve fiziksel şiddet uygulanması saldırganlığı pekiştirir.
• Ebeveynlerin çocuklarını haklarını koruyan ve kendini ezdirmeyen bir çocuk olması için gereğinden fazla motive etmeleri de saldırganlığa yol açabilir.
Saldırgan Davranışları Düzeltmede Anne ve Babalara Düşen Görevler
• Çocuklarınıza yönelik sevgi ve ilginizin, kurallarınız ve disiplin yöntemleriniz konusunda tutarlı olmanız, anne-baba olarak davranışlarınızla model olmanız, çocuklarınızın çevrenizde ya da evinizde şiddet görmelerini önlemeye çalışmanız önemlidir.
• Çocuğun saldırgan davranışları kesinlikle dayakla ya da fiziksel cezalar uygulanarak önlenmeye çalışılmamalıdır. Çocuğa bu davranışın dezavantajları gösterilmelidir. Saldırgan davranışları ile isteklerini elde edemeyeceğini görmeli ve yaşamalıdır.
• Anne-baba çocuğun bulunduğu ortamlarda kavga etmekten ya da sert tartışmalara girmekten kaçınmalıdır.
• Saldırganlığa eğilimli çocuğun televizyonda ya da diğer kitle iletişim araçlarında şiddet ve saldırganlık içeren görüntüleri izlemesi engellenmeli ve bunları model almasına izin verilmemelidir.
• Çocuğunuzun olumlu ve beğendiğiniz davranışlarını ödüllendirmeniz onun kendine güven duygusunu artıracaktır.
• Çocukların içlerindeki enerjiyi boşaltabilecekleri ya da saldırganlığını yöneltebileceği uygun ortamlar hazırlanmalıdır. Resim çizme, boyama, futbol, basketbol gibi faaliyetlere yönlendirme ailelere düşen görevlerdendir.