Bilinçli ve talihsiz 17 Aralık operasyonu sonrası, Ülkemizin uğradığı veya üzerinden 1 Yıl geçtikten sonra uğrayacağı toplam ekonomik zarar hakkında değişik yorumlar yapıldı. Kimi ekonomistiler 120 Milyar dolar diye öngörü ve yorumlarda bulunmuşlardı. …Hükümet yetkililerinden yapılan açıklamaya göre 105 Milyar Türk lirası.Eski parayla 105 katrilyon.Bir çok konuda milâd niteliğinde olan 17 Aralık üzerinden 2 yıl geçtikten sonra kim bilir belkide öngörüler gerçekleşmiş olacak.Kocaman sıfırlı katrilyonları tahayyül etmeye dahi aklımız yetmiyor.Bu öngörülerin gerçek olması ,bu kadar çok sıfırlı paralarla ülkeye ne yatırımlar yapılacak olması konumuz değil.Zirâ olaylara bu açıdan çokça bakanlar oldu.Elbette telaffuzu edilen rakamlar, ülke ekonomisi adına müteesir olacak devâsa paralar.Olaylara ekonomi harici zararlar noktasında da bakmamız gerekiyor. Ülkemizde Cemaatler gerçeğini ve cemaatlerin yıllardır pozitif manada MANEVİ katkılarını inkar edemeyiz.Bu ülkenin temel sorunu düzgün adam yetiştirmek ise,bu da Allah korkusunda ve imân olgusundan kaynağını almakta ise;manevi buhran geçiren gençlik sağlam bir dayanak, güçlü bir irade sahibi olmalı ise,haramı helali tanıyıp maddi manevi sınırlarını çizebilecek akıl melekesine kavuşacak ise, bunda yıllardır cemaatlerin varlığı en önemli unsur olmuştur.Nice idareciler,bürokratlar,üst düzey yöneticiler cemaatlerin koltuğunun altından geçmiştir.Bu terbiyeyi aklıyla,yüreğiyle,kalbiyle alan ,hisseden, yaşayan yöneticiler ve hatta bürokrasi dışındakiler dahi düzgün adam,doğru adam olabilmeyi becerebilmişlerdir. Cemaatlerin aslî gayesi iman kurtarma,imanî hizmet,imanî takviye gibi adlarla adlandırdığımız ilâhi gâyeler olmuştur.Bu amaç ve ilkeleri görenler, hatta kendisi sosyal demokrat olmasına rağmen evladının cemaatte yetişmesine göz yuman bir çok vatandaşa şahit olduk.Kendisini düzgün görmeyen babalar evladım bari kendini kurtarsın mantığıyla cemaat evlerinde çocuklarının kalmasına göz yummuşlardır. Bütün bu güzel hadiseler 17 aralık sonrası revizyona uğramıştır.Cemaatler içinden;Aslında ‘’Fetullahçılar’’ olan,bir zaman sonra toplumun verdiği ‘’Nurcular’’ adıyla anılan,17 aralık sonrası ‘’Paralelciler’’ adıyla değişen oluşumun darbe girişimi sonrası; vatandaşta cemaatlere yada Nurculara olan bakış açısı yerini bambaşka duygu ve ön yargılara bırakmıştır.Nurcular denilince akla ‘’Fetullahçılar’’ yada ‘’paralelciler’’ gelmemesi gerektiğini bilmeyen milyonlarca vatandaş da, cemaat sevgisi yerine cemaat korkusu ortaya çıkmıştır.Cemaatin ve cemaatlerin aslî gayesi iman hizmeti iken var olan teveccüh,ne zamanki gaye dışına çıkıldı ve ülkeye zarar verici dış güçlerin ve hatta kendi içlerindeki hainlerinde etkisiyle sinir uçlarına ulaştı,işte o zaman kendilerini de gönül verenleride bitirdiler.Oysa ki Nur cemaati denilince akla sadece ‘’ paralelciler’’ gelmemeli.Zirâ nurcuların bu yapılanma haricinde bir çok kolu,bir çok hizmet erbabı oluşumu ve hatta gâyesi sırf iman kurtarmak olan onlarca grubu olduğu bilinir.Bu grupların ileri gelenleri de defalarca düşüncelerini olaylara ve hükümete bakış açılarını ifade etmişlerdir. Amma velâkin;hem kendileri ‘’fetullahçı’’ iken sırf toplum söylüyor diye ‘’ nurcu’’ oldular,hem cemaatlere olan sevgi ve saygıyı bitirdiler,hemde ailelerin en büyük umudu olan cemaat gerçeğine aslında çok farkları olmasına rağmen ‘’Nurcu değil mi hepsi aynı’’ dedirttiler…Bunun vebalini nasıl ödeyecekler.Milyarlarca dolar zarar telafi edilir de, Türk gençliğinin geleceğinin dibine dinamit döşediler ..Ödeyin ödeyebilirseniz…….oguzhanosmanoglu68@gmail.com
