Mustafa Ünalan

Mustafa Ünalan

Mail: mustafaunalan@hotmail.com

“Allah’ın Varlığını Nasıl Biliyoruz”

“Allah’ın Varlığını Nasıl Biliyoruz” sorusu düşünce tarihi boyunca tartışılmıştır. Bu soruya verilen cevaplarda genelde iki kaynağa dikkat çekilir. Bunlardan birincisi Allah’ın vahyi olduğu ifade edilen kitaplar), ikincisi ise ev- rendir. Örneğin evreni hareket noktası yapan delillerde koz- molojik delillerin ve tasarım delillerinin çeşitli versiyonları gündeme getirilir; bunları bundan önce yazdığım kitaplarımda ele alıp değerlendirdim. Vahyi içeren kitapları ve evreni hareket noktası yapan yaklaşımlar ise başka çalışmaların konusudur.

Burada, vahiy olduğu düşünülüp baş- vurulan kitaplardan ve de doğduktan sonra karşılaşılıp incelenen evrenden farklı olarak, doğuştan sahip olduğumuz özellikleri hareket noktası yapan deliller üçüncü bir kaynak olarak ele alınacaktır. Bu delilleri Kuran’dan (30-Rum Suresi 30. ayetten) ilham alarak “fıtrat delilleri” olarak isimlendiriyorum.

“Fıtrat delilleri” bu çalışmada incelenecek beş tane delili ifade eden şemsiye terimdir. Bu beş delilin her birini birer bölümde ele alacağım. Bu beş delilin birincisi, her insanda var olan doğal arzuların incelenmesinden yola çıkarak bunların Allah tarafından oluşturulduğu açıklamasının en iyi açıklama olduğunu dile getiren “doğal arzular delilidir. İkincisi, modern psikoloji ve bilişsel bilimler gibi alanlarda yapılan çalışmaların gösterdiği ahlakiliğin doğuştan bir özelliğimiz olmasını başlangıç noktası yapan, buradan bu özelliğimizin Allah tarafından bize yerleştirilmiş olmasının en iyi açıklama olduğunu söyleyen “doğuştan ahlak delilidir.

Üçüncüsü, sağlıklı tüm insanlardaki ortak akıl yürütme özelliğinin en iyi açıklamasını teizmin yaptığını ifade eden “akıl delilidir”. Dördüncüsü insanın en önemli özelliklerin- den irade sahibi olmasının en iyi açıklamasının Allah ta- rafından verilmesi olduğunu dile getiren “irade delilidir. Beşincisi insanın bilinç ve kişilik sahibi olmasının en iyi açıklamasının Allah tarafından bunların verildiği olduğunu söyleyen “bilinç ve kişilik delilidir.” Doğuştan sahip olduğumuz bu özelliklerimizin nasıl var olduğunu açıklayan alternatif açıklamaların içinden en iyisinin belirlenmesi, farklı açıklamaların, özellikle teizme karşı düşünce tarihinde ortaya konulan tek alternatif diyebileceğimiz materyalist-ateizm ile teizmin kıyaslanması kitap boyunca tanıklık edeceğiniz yöntem olacaktır.

İlaveten, Allah’ın varlığı yanında “Dinin neden olması gerektiği” ve “Allah’ın göndereceği dinin hangi özelliklere sahip olması gerektiği” soruları da fıtrat delilleriyle cevaplanmaya çalışılacaktır. Gerek Allah’ın varlığı gerek din me- selesiyle ilgili bu soruların cevaplanması, insanların merak duygusunu tatmin etmekten çok daha önemli konularla ilişkilidir. “Nereden geldim”, “Bu hayatın anlamı ne”, “Hayatımı nasıl yaşamalıyım” ve “Öldükten sonra ne olacak” gibi varoluşsal çığlık şeklinde yükselen sorularımızın hepsinin cevabı, bu temel sorulara verilecek cevaplarla alakalıdır.

Bu yüzden “fıtrat delilleri” en derinden gelen ve hayatımıza yön veren varoluşsal meselelerimizle ilgilidir.“Fıtrat delilleri” olarak isimlendirdiğim bu delillere özel bir önem atfediyorum. İslam düşüncesinde “İslam’ın fıtrat dini olduğu”, “fıtratımızın doğru-yanlışı ayırt etmede önemli olduğu”, “inancın fıtri olduğu” gibi ifadeler çok kullanılmıştır. Buna karşın fıtratımızın İslam’la ilgili temel hakikatleri nasıl dillendirdiğini veya desteklediğini, detaylıca ve argümanlar formatında gösteren bir çalışmaya, bu konudaki araştırmama rağmen rastlayamadım.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar