Hud suresi 1: Bu, Yasa Sahibi, Her Şeyden Haberdar Olan tarafından, ayetleri sağlamlaştırılmış ve ayrıntılı olarak açıklanmış bir Kitap’tır. Niye? Hud 2: Allah'tan başkasına kulluk yapmayın diye, Ayetin devamında Allah Resul’üne şöylededirtiyor, Ben O'nun tarafından size gönderilmiş bir uyarıcı ve haber vericiyim.Yani Allah'ın indirdiği vahiy zaten ''Allah tarafından anlaşılır kılınmış'' ve elçilere sadece ''tebliğ görevi'' verilmiştir. Dolayısıyla Allah'ın dini yine bizzat Allah tarafından açıklanmış, yeterli ve tamamlanmış olarak elçilerine vahyeedilmiştir.
Yüce Allah elçilerine ayrıca ''açıklama, izah etme, eksik yerleri tamamlama vb.'' görev ve yetkiler vermemiş, sadece vahyi tebliğ ederek insanlara ulaştırmakla yükümlü kılmıştır. "Kur'an Allah tarafından Peygamberine sadece O'nun anlayabileceği bir Kitap olarak indirildi. Peygamberimiz Kur’an’ı açıkladı, izah etti, eksik olan hüküm, ibadet ve helal-haramları tamamladı ve bunları hadisleriyle bildirdi. O yüzden hadisler de vahiydir. Peygamberin hadisleri olmadan Kur'an da, din de anlaşılmaz"diyor, gelenekçi/mezhepçi ehlisünnet din zihniyeti.
Bu din anlayışına göre; ''Allah doğrudan herkes tarafından anlaşılacak ve okunup içindeki hükümleri uygulanabilecek bir kitap göndermedi, ikili bir mekanizmayla, anlaşılmaz ve eksik indirdiği kitabını elçisinin açıklayıp izah etmesine ve eksik yerlerini tamamlamasına dayalı bir din sistemini oluşturdu''❗
Yani aslında "elçinin de tıpkı Allah gibi ilahi nitelik ve yetkilere sahip, âdeta Allah'ın ortağı konumunda olduğu, iki otoriteli ve iki kaynaklı, şirk temelinde bir din zihniyeti ortaya konulmuş" oluyor. Allah şöyle dedi: İKİ İLAH edinmeyin. O, ancak tek ilahtır. O halde yalnız benden korkun. (Nahl/51)Ve yine O, size melekleri ve NEBÎ'LERİ dinde kural koyucu RÂB'LER edinmenizi de emretmez. Zira O, size Müslüman olduktan sonra, hiç inkârı emreder mi? (Â-li İmran/80) Peki o zaman iddia edildiği gibi ''Kur'an sadece Elçinin anlayabileceği ve ancak O'nun açıkladığı bir kitap ise,
Allah neden ''bizzat ben Kur’an’ı açıkladım, örneklerle detaylandırdım, ayrıntılı olarak izah ettim, ki başkasına kul olmayasınız" (Hud/1-2), dedi. Neden birçok ayette Kur'an için ''Apaçık (Yasin/69), Ayrıntılı (Nahl/69), Eksiksiz (En'âm/115), Yeterli (Ankebût/51)'', dedi. Neden ''sadece Kur'an dan sorumlu tutulacaksınız (Zuhruf/44)'', dedi. Neden o zaman Allah (güya açıklanmamış, detaysız ve eksik olan) ayetlerimi okuyup ''ipime/Kur’an’a sıkı sıkı sarılın'' (A-li İmran/103) diyor da,
''Elçimin Kur’an’ı açıkladığı/tefsir ettiği hadislere sıkı sıkı sarılın'' demiyor. Allah'ın elçisi madem sadece kendisi Kur’an’ı anlayabildiyse ''neden bu açıklamaları/tefsiri/hadisleri tıpkı Kur'an gibi yazıp, bizzat kendisi kayıt altına aldırmadı?'' Bunu yapmayarak elçilik görevini eksik mi yapmış oldu.
Neden bu açıklamalar/tefsir Allah Resulü ve dört halife döneminde yazılmadı da ancak yaklaşık ikiyiz yıl sonra; içine bir sürü bidat, safsata, uydurma, isrâiliyat, hurafe katıldıktan sonra, zanna dayalı rivayetler olarak kitap haline getirildi. Neden Allah (güya anlaşılmayan) ''Kur'an korumam altındadır'' (Hicr/9) diyor da, (güya Kur’an’ın açıklandığı) vahye olmayan ''hadis kitapları da korumam altındadır'' demiyor. Zaten vahye olan hadisler, yaniayetler, yaniAllah’ın sözleri KURAN değil mi? Kuran vahye olan ayetleriResul dili dudağı seslendirip, yazdırınca Kuran olmadımı? Casiye süresi 6, Mürselat 50 gibi ayetler hadisin Allah’ın sözü olduğu kesin kanıtıdır. Birde Nebinin sosyal hayatında çarşıda pazarda vahye olmayan hadisleri yani sözleride var bunlarda hadis, fakatvahye olmayan hadisler, Hakka süresi 44-47 arasındada Nebi uyarılır eğer bu Kuran’a kendi sözünü katarsan şah damarını keserim diye. Resul Muhammet as 23 yıl sadece vahye olan Kuran ayetlerini yani Allah’ın hadislerini tebliğ etti yazdırdı Kuran olmadımı? Neden birde vahye olmayan kendi sözlerinden bir tanede hadis kitabı yazdırmadı?Kur’an’ı Allah'ın elçisi kendisine bahşedilen hikmet ile tabi ki en iyi anladı. Ama Allah neden aynı zamanda Kur’an’ın bağlam ve bütünlüğü içinden çıkarılması gereken sonuçları ve çözümleri bulmak demek olan Hikmeti ''dileyen ve bu yolda çaba gösteren herkese veririm'' (Bakara/269) dedi. Kur’an’ı yalnız elçisi anlıyorsa, Allah neden Kur’an’da birçok ayette ''Ey iman edenler'' hitabıyla tüm inananlara sesleniyor. ''Kur’an’ın açıklamasının/tefsirinin yazılı olduğu ve gerçekten Allah Resul’üne ait olan, bizzat O'nun yazdırdığı bir metin/kitap şu an yeryüzünde bulunmamaktadır.''Bu açıklamaların yazılı olduğu iddia edilen hadis kitaplarında Kur'an ayetlerinin açıklanıp tefsir edildiği bir tane dahi rivayet yoktur.Bu kitaplarda sadece ''birilerinin kendi görüş ve yorumlarını dine katmak için Nebi'ye isnât ettiği, bir sürü hurafe, safsata ve bid'ât ile bezenmiş, akıl/iz'ân dışı ve Kur’an’a zıt ifadeler içeren rivayetler yazılıdır. Kimse Allah'ın elçisi Kur’an’ı anlayamaz/açıklayamaz demiyor. Ama Kur'an bizzat Allah tarafından açıklanmıştır ve tüm insanlığa gönderilmiştir; ''dileyen, bu yolda çaba gösteren herkesin anlayabileceği bir kitaptır. Selam tek doğru yol rehberi Kur’an’a tabi olanlara olsun.
Yorum Yazın