Uyuşturucuya Karşı Durmak İçin Toplandılar! "Bu Cephede Hepimiz Silah Arkadaşıyız"

Seminere Vali Mehmet Ali Kumbuzoğlu, Belediye Başkan Vekili Yakup Kadri Petek, Başsavcı Adem Aydemir, İl Emniyet Müdürü Murat Kolcu, İl Garnizon Komutanı Jandarma Albay Mehmet Ali Bayer, daire müdürleri, emniyet ve jandarma personeli, sağlık ekipleri ve MEB görevlileri katılım sağladı.

"Aksaray, Suç Unsurlarının Geçiş Güzergâhını Oluşturmaktadır"

Aksaray'ın Türkiye'nin ortasında tam bir kavşak noktada yer aldığını ifade eden Vali Mehmet Ali Kumbuzoğlu, "Dolayısıyla da suç unsurlarının geçiş güzergâhını oluşturmaktadır. Dolayısıyla da buna bağlı olarak bağımlılık yapan maddeler bizi en çok uğraştıran unsurlardan bir tanesi. Bir diğeri de alkol ve teknoloji bağımlılığı. İlgili birimlerimiz, asayiş, güvenlik ve adliyeye taalluk eden hadiseleri ve sayısal verileri sizlerle paylaştılar. Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Eylem Planı doğrultusunda ilgili tüm birimlerimizle sürekli istişareler halindeyiz. Vaka Analiz Toplantılarımızı yapıyor, O doğrultuda mücadeleler yürütüyoruz. Tabiat boşluk kabul etmiyor" dedi.

"Eksik Kaldığımız Her Alanda O Boşluğu Doldurmak İçin Bekleyen Fırsatçıların Olduğunu Biliyoruz"

Gençlerin, ruhani, fikri, milli ve manevi ihtiyaçlarının karşılanmasının şart olduğunu söyleyen Kumbuzoğlu, "Bizim eksik kaldığımız her alanda, o boşluğu doldurmak için köşe başlarında bekleyen fırsatçıların olduğunu biliyoruz. Gençlerimiz, geleceğimiz, aile müessesemiz, hatta eğitim ve sağlık sistemimiz de tehlikenin eşiğinde. Yakın zamanda 14 ilin valisi ile Aksaray’da ortak toplantı yaptık. Emniyet ve Jandarma birimlerimiz, gecelerini gündüzlerine katarak bu tehlikeye karşı büyük ve başarılı bir mücadele veriyorlar. Kendilerine minnettarız. Ancak bu mücadeleyi sadece güvenlik tedbirleri ile kazanamayız. Zira bu bir milli güvenlik meselesine doğru gitmektedir. Seferberlik seviyesinde, topyekün bir mücadele gerekmektedir. Mücadelede etkili ve köklü sonuçlar alabilmemiz için vatandaşlarımızın bilinç ve farkındalık seviyelerini yükseltmek zorundayız. Onun için altını çizerek ifade etmeliyim ki öğrenciler, aileler ve çalışan genç kesimlerle sürekli kontak halinde olmalıyız. Kötülüklerin imhası ancak eğitimin ihyası ile olur. Sabırlı bir şekilde bu kanalı işlememiz gerekiyor" ifadelerine yer verdi.

"Uyuşturucuda Mücadelede Bir Dakika Boşluk Yok"

Programda konuşma yapan Cumhuriyet Başsavcı Adem Aydemir ise, "Neyle karşı karşıya olduğumuzu bilirsek eğer mücadelemizi o kadar daha iyi yapabileceğimize inanıyorum. Yıllar boyunca meslek hayatımız süresince uyuşturucuyla mücadeleyi ilk sıralarda tutarak ilerleriz. Zira bunun acılarını bizzat annelerden, babalardan, çocuklardan, ailelerden biliyoruz. Bağımlılıkla mücadelenin önemini biliyoruz. Evlatlarımızın bu kötü alışkanlıklar içinde olduğunu düşünmek hepimizin içini acıtıyor değil mi? Bize gelen müracaatlarda şu acı taleplerle karşılaşıyoruz. 'Benim çocuğumu ne olur cezaevine alın, ben artık dayanamıyorum, elimden geleni yaptım. Tedavi etmek için çok uğraştım, çırpındım. Ne olur cezaevine alın, hiç olmazsa orada güvende olduğunu bilirim' deniliyor. Ne yapıyor bu çocuk? Evdeki eşyaları dahi satıyor, anne babasını dövüyor, her şeyi kırıyor ve peşinden gelen bir sürü suç başlıyor. Nedir onlar? Uyuşturucu alabilmek için hırsızlık yapıyor, insanların hayatına kastediyor, yağma suçunu işliyor. Şimdi bu pencereden bakalım biz. Çocuklarınıza sevgiyle yaklaşın. Bıkmadan, usanmadan konuşmayı deneyin. Bir anne çocuğunda anormal bir durum olduğunu hissediyorsa doğrudur. Çocuklarınızı gözetin. Uyuşturucuda mücadelede bir dakika boşluk yok, bu takipte bizim" dedi.

"Aziz Milletimiz, Binlerce Yıllık Bir Mücadele İçerisinde"

1. Sınıf Emniyet Müdürü ve İl Emniyet Müdür Yardımcısı Ferhat Şahin ise uyuşturucuya karşı teyakkuzda olmanın şart olduğunu söyleyerek, "Uyuşturucunun önemini biliyoruz ama biz ne yapacağız? Biz nasıl tanıyacağız? Biz emniyet teşkilatı olarak 7/24 toplumun huzurlu ve güvenli olarak kalması aynı zamanda da kendilerini güvenli ortamda yaşadığı hissini hakim kılmak için çalışıyoruz. Bunu yaparken doğru yaklaşımlarla, doğru teşhisle hep birlikte, toplumla birlikte hareket etmek için çaba sarf ediyoruz. Aziz milletimiz, binlerce yıllık bir mücadele içerisinde. Bu savaştan kastımız, tankla, topla, tüfekle yapılan savaştan bahsetmiyoruz. Uyuşturucuyla mücadele savaşından bahsediyorum. Toplumun her kesiminden vatandaşımızla ve milletimizle birlikte hareket ettikçe güçleniyoruz" açıklamasında bulundu.

"Bu Cephede Hepimiz Silah Arkadaşıyız"

Uyuşturucunun, belli bir miktarda alındığında kişinin merkezi sinir sistemine etki ederek akli fiziki ve psikolog dengesini bozma noktasına getirdiğini söyleyen Şahin, "Kullanılması, bulundurulması, üretilmesi ise kanunlarınızca yasaklanmış maddelerdir. Peki, madde bağımlılığı nedir? İnsanın yaşamına devam edebilmesi için aslında ihtiyacı olmayan ancak bir defa kullandığı zaman artık onsuz yapamayacağı o maddeyi kullanmasına dönemsel olarak da zorlanması durumuna biz bağımlılık diyoruz. Az önce ifade ettiğim gibi uyuşturucu; sosyolojik, fiziksel ve ekonomik olarak kişileri, zayıf, genç nesilleri tehdit ederek toplumların geleceğine zarar verir. Ama hepsinden önemlisi mücadeleden bahsettik. Yani bu millete kasteden bütün terör örgütlerinin en kullanışlı, en kârlı, en çok rant ettikleri iş uyuşturucu üretmek ve satmaktır. Özellikle ailelere ve öğretmenlere çok iş düşüyor. Bu cephede hepimiz silah arkadaşıyız. Çocuklarımızın yok olmasına izin vermeden, iyi bir gözetimci olalım. Sadece iyi olman yetmez, kötüden de uzak durman gerekir. Bir kere kullanmakla bir şey olmaz, bir kereden her şey olur" diye konuştu. Haber: Kemal Onur Atalay