Şehirde insanlar çevresel faktörlere daha çok muhatap olduklarından, zihinsel, fiziksel aktiviteye ve stres sıkça maruz kaldıkları için şehir insanlarında unutkanlık daha fazla görülüyor.
Uzmanlar unutkanlığı bellekte bulunan bilgilerin yok olma süreci olarak tanımlıyor. Her unutkanlığın da hastalık olmadığı vurgulanıyor. Unutkanlığın hastalık olarak tanımlanması için, yanı sıra bir takım bulguların gözlemlenmesi, sıklığı ve şiddetine dair verilerin belirleyici olması gerekiyor. Unutkanlığın hastalık düzeyinde olup olmadığını tespit etmek için kan tahlillerine, MR ya da tomografi gibi görüntüleme tekniklerine ihtiyaç duyuluyor. Günlük aktiviteler unutuluyorsa, daha önce kolayca hatırlanan işler unutuluyorsa, unutkanlık kişinin sosyal ve aile hayatını etkileyecek düzeyde ise artık buna bir hastalık gözüyle bakılmalı ve nörologa başvurulması isteniyor.
Stres De Etkili Bir Faktör
Yaşlılığa bağlı Alzheimer ve Parkinson gibi altta yatan nedenlerin yanı sıra, daha erken yaşlarda stres, çevre koşulları, yaşam şekli gibi faktörler unutkanlığı ortaya çıkarabiliyor. Şehir yaşantısı önemli düzeyde bir unutkanlık tetikleyicisi. Şehirde insanlar çevresel zararlı faktörlere daha çok maruz kalıyor. Daha fazla zihinsel ve fiziksel aktiviteye ve strese maruz kaldıkları için şehir insanlarında unutkanlık daha fazla görülüyor. Unutkanlık nedenlerinin başında stres, düzenli beslenememe ve sağlıklı yaşamdan uzak durma, alkol ve sigara tüketimi, vitamin eksikliği gibi faktörler de unutkanlık nedeni olabiliyor. Bilgisayar ve telefon kullanımının unutkanlığı artırabileceği söyleniyor ama buna dair tıbbi bakımdan net bir kanıtın varlığından söz edilemiyor. Haber: Ziya Koçak
Yorum Yazın