TOBB Aksaray İl Genç Girişimciler Kurulu tarafından düzenlenen "Her Ay Bir Söyleşi" etkinliği kapsamında; Aksaray Emniyet Müdür Yardımcısı ve Yönetim Bilimi Uzmanı Ferhat Şahin, genç iş insanlarına söyleşi gerçekleştirdi.
Aksaray Ticaret ve Sanayi Odası'nda TOBB Aksaray İl Genç Girişimciler Kurulu'nun düzenlediği etkinlik kapsamında, Aksaray Emniyet Müdür Yardımcısı ve Yönetim Bilimi Uzman Ferhat Şahin, bir söyleşi gerçekleştirdi. 27 senelik yöneticilik deneyimini anlatan Ferhat Şahin, kurumlarda ast ve üst hiyerarşisine değindi.
"İkinci Nesle Sorunsuz Geçebilmiş, 100 Yılını Devirebilmiş Şirket Sayısı Bir Elin Parmağını Geçmez"
Konuşmasına veliahtlık kavramını tanımlayarak başlayan Ferhat Şahin, "Veliahtlık, günümüzün aranan mesleği. Bunu yapabilen, koçluğunu veya danışmanlığını yapabilenler çok az. Bir iş neden kurulur? Bir iş, bir şeyi başarmak, para kazanmak ve kazandıkları bu imkanlarla aile refahını, kendi refahlarını yükselterek ileri taşımak için kurulur. Kurarlar, kazanırlar ve hatta başarırlar. Peki sonrasında ne olur? Hızlı kazanmak mı yoksa sürdürülebilir olmak mı önemli? Sürdürülebilir olmayı bizim ülkemizde kaç şirket başarabilmiştir? İkinci nesle sorunsuz, ağrısız, sancısız, profesyonel bir yaklaşımla geçebilmiş, 100 yılını devirebilmiş şirket sayısı elimizin parmağı kadar çıkmaz. O zaman burada bir yanlışımız ya da eksiğimiz var" ifadelerini kullandı.
"Gerçek Veliaht Seçimi, Ancak Kurumsal Şirketlerde Ağrısızdır"
Şirketlerde veliaht seçiminin cinsiyete, yaşa ve eğitim durumuna göre seçilebildiğini ifade eden Şahin, "Evlatlar vardır. Bunları cinsiyetine, büyüklüğüne, küçüklüğüne, eğitim durumlarına bakarak, veliaht olmasını umarlar. Ama şöyle yaparlar her zaman. Onu yetiştirirken, 'ben çektim o çekmesin, ben yaşadım o yaşamasın' derler. Ama sonra ilginç bir cümle var, 'Ama benim gibi olsun'. Aslında patronlar, veliaht seçerken kendisine ne kadar çok benzediğine bakıyor. Kendisinin çektiğini çekmemesine rağmen, seçeceği kişinin kendisi gibi olması mümkün müdür? Değildir. Genelde şirketteki işlerine ve görevlerine zembille iner veliahtlar. Onlar için ailenin kendisinden olmak liyakat sebebidir. Fakat veliaht, kesinlikle liyakatli olmalıdır. Zeka seviyesi ve duygusal zekası yüksek olmalıdır. Akıllı insanın duygusal zekası vardır. Şirketin kurallarını esnetmeden uygulayacak kişiyi seçmek kolay değildir. Neden değildir? Çocuklar büyümüştür, artık gelinler ve damatlar vardır, aile içi ilişkilerin getirdiği kurallar vardır. Her ailenin kendisine göre değerleri vardır. Bunların içerisinde en zor iş, veliahtı belirleyen iradedir. Gerçek veliaht seçimi, ancak kurumsal şirketlerde ağrısız ve sancısız olur. Ama hiçbir yerde kolay değildir" sözlerini kullandı.
"Kurumsallaşma, Patron Tarafından Dahi Çiğnenemeyecek Kurallarla İşletilen Sistemin Ta Kendisidir"
Profesyonelleşme ve kurumsallaşma kavramlarına da değinen Şahin, iki kavramın birbirinin aynısı olmadığını, kurumsallaşmanın sürdürülebilir bir şirket ortaya koymak için çok büyük öneme sahip olduğunu dile getirerek, "Kurumsallaşma, profesyonel yöneticileri yönetebilen şirketlere mahsus bir olgu. Başka profesyoneller eliyle sonuca gidebilme becerisini getirir şirkete. Temelde kurumsallaşmanın kendisi bir kültürdür. Bir bakış açısıdır. Vardır ya çok güzel bir logo, her 10 kişinin başına bir onbaşı, 100 kişinin başına yüzbaşı koymuş, kurallar yazmış, kurallar yazmış kurumsal olmuş, masalar tek tip, içeri girince insanlar aynı kıyafetleri giymiş. Ama bunlar kurumsallaşma değildir. Kurumsallık, temelinde tek bir doneye dayanır. Kurumsallaşma, patron tarafından dahi çiğnenemeyecek kurallarla işletilen sistemin ta kendisidir. İşte bir şirketin, organizasyonun ne olursa olsun kendine mahsus kuralları varsa ve kurallar kimileri tarafından uyulup, kimileri tarafından çiğnenebiliyor değilse, işte kurumsallaşmanın temel taşı oraya konmuş demektir. Örneğin, Sayın Valimiz tüm yönetim sistemlerini düşününce yetkisiz iş yapabilir mi? Hayır. İşte şirketin başındakiler de yetkisi olmayan işe karar veremez. Bir görevlendirme yaparken o işin eğitimini almamış, liyakati olmayan bir kişiyi atayabilir mi, atayamaz. Şartlar vardır, kurallar vardır. Kurumsallık temelinde bu kadar özdür işte. Gerçek bir vizyonu olan lider yöneticiler tarafından oluşturulmuş şirketlerde, kurumsallık mümkündür" açıklamasında bulundu.
Kurumsal şirketlerde, şirket kasasından rahatlıkla para alınamayacağını da söyleyen Şahin, "Şirketin kasası, şirketi yönetenlerin ortak ve aile bireylerini, aile refahını yükseltmek için her an ellerini sokup çıkardıkları bir küp değildir" dedi.
Yaptığı açıklamalar sırasında Şahin, genç iş insanları ile ara ara karşılıklı olarak soru cevap şeklinde sohbetler de gerçekleştirdi.
Söyleşiyi; Aksaray Sanayi ve Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Koçaş, TOBB Aksaray İl Genç Girişimciler Kurulu Yönetim Kurulu Başkanı Sami Değirmenci ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Mektebim Koleji Müdürü Serhat Uğur, Aksaray Üniversitesi Genç Girişimciler Topluluğu ve Girişimcilik Öğrenci Konseyi Kurulu da takip etti. Haber: Harun Atalay
Yorum Yazın