Türkiye Gençlik Konseyi (TGK) Aksaray İl Başkanı ve Ekonomist Dr. Mahmut Eser, sürdürülebilir inovasyonun önemine dikkat çeken açıklamalarda bulunarak, firmaların izlemesi gereken yola değindi.
TGK İl Başkanı ve Ekonomist Dr. Mahmut Eser, dünyadaki ekonomik ve teknolojik değişimlerle birlikte operasyonel organizasyonların da değişmesi gerektiğini ifade ederek, firmalar için çözümün sürdürülebilir inovasyondan geçtiğini söyledi.
"Yönetimin Dizginleri Ele Alarak İnsanlara Ne Yapılacağını Dikte Etmesi Yanlıştır"
Tüm sektörlerde dijital ve teknolojik değişimlerin yaşandığını, bu değişimin şirketlerde önemli değişimler yarattığını ve değişimin iyi yönetilememesi sonucunda kötü sonuçlar alınabildiğini ifade eden Dr. Mahmut Eser, "Bu türlü girişimlerin sonunda, başladığı noktadan daha kötü bir yere gelmiş, iş performansı düşmüş, çalışanları motivasyon ve inancını kaybetmiş şirketlerle karşılaşılabilinir. Bu tarz girişimlerde, yönetimin dizginleri tamamen eline alarak insanlara ne yapılacağını ve nasıl yapılacağını en ince ayrıntısına kadar dikte etmesi çok yanlış bir uygulamadır. Yöneticilerin veya liderin değişim yönetimini, organizasyonunda yapmasını istediği şeyleri yapmasını sağlayan bir yöntem olarak algılaması halinde çok uzağa gitmek mümkün olmayabilir" dedi.
Şirketlerin düştüğü bir başka yanılgıya da dikkat çeken Dr. Mahmut Eser, "Diğer bir yanılgı da, çalışanlar veya personeller şirket ve sektörle ilgili gerçekleri güçlü bir sunumla anlatıp yüreklerine korku salınmasıyla çalışanların değişimi ciddiye alacağı düşüncesi bulunmaktadır. Bu tür yanılgıya götüren genel kanı, kriz durumları ve korkunun insanları değişmeye iteceği de yanlış bir yaklaşımdır. Oysa gerçek ölüm kalım durumlarında bile insanlar sadece korku ile kolay kolay değişmemektedir" ifadelerini kullandı.
"Üst Yönetim ve Liderin de Değişimin Bizzat İçinde Olması Gerekir"
Değişim yönetimindeki olması gereken ideal yaklaşımın çerçevesinin ve genel hedeflerinin üst yönetim tarafından belirlenmesi ve çalışanlara da bu hedefler için harekete geçme fırsatı tanınması olduğunu ifade eden Dr. Mahmut Eser, "İnovasyonla değişim yönetiminin gerçek ruhu, bütün çalışanların yaratıcılıklarını ve bilgi birikimlerini kendilerinin ve şirketin yararına kullanabileceği böyle bir ortam yaratılmasında saklıdır. Değişimi sağlayabileceğine inanan, içten, tutkulu, dijitalleşen ve teknolojiyi en iyi şekilde kullanıldığı ortam ve çalışanlar oluşturmak sistemin sürdürebilirliğini de sağlamış oluruz. Aynı zamanda üst yönetim ve liderlerin de bu değişime uzak değil bizzat içinde olması gerekmektedir. Uzun vadeli bir öğrenme planı olan inovasyon yolculuğunda, planın kurallarının bilinmesi, deneyim kazanmak, ilerleme ve başarma şansını büyük oranda arttırmaktadır. Firmaların inovasyon yolculuğunda ise engelleri kabullense de bu akımı kontrol edemeyeceklerini bilmeleri gerekmektedir. İşte bu noktadan sonra, kendilerini akıma bırakıp gitmeyi aslında baştan kabul etmeleri gerekir" ifadelerine değindi.
"Firmalar Kendileri İçin Belirli Bir İnovasyon Yol Planı Oluşturmalı"
Tüm firmaların kendine göre bir yol ve yöntem yaklaşımı geliştirdiğini belirten Dr. Mahmut Eser, "Firmaların bazıları yoğun şekilde esaslı araştırmalar içerisinde olur, bazı firmalar ise iş modelleri ile piyasadaki değişen pazar koşullarına uyarlamada yetenekli olabilir. Bunun dışında firmalar uzman araştırmacılarla ve teknik uzmanlarla takım kurarak inovatif ürünler oluşturma noktasında gelişmeler sağlayabilir. Aynı zamanda firmalar inovasyonda esas veya odak noktası olan müşterilerine çok istek oluşturacak iddialı yeni ürünler ve hizmetler sunabilecektir. Bu sayede sektörleri açısından kategorilerinde olumlu yönde büyük değişik sağlayacaktırlar. Etkili ve başarılı bir inovasyon gerçekleştirmek için çok sayıda fikri ve yeni kavrayışları gerektiren zor bir iş olması yanında, kârlı ürünlere veya hizmetlere dönüşse bile her şeyin aksaklıklar olmaması durumunda dahi bazen yıllar alabilmektedir. Bu sebepten ötürü inovasyon yapan her firma, nereye yöneldiğine ve ileriye doğru nasıl gideceğine de sektörün gelecekteki yerinin ve rollerinin ne olacağı konusunda öngörüye dayalı olarak hazırlanmış olması ile göreceli olarak uzun vadeli, tam ve kesin bir planlanmaya ihtiyaç duymaktadır. Firmalar kendileri için belirli bir inovasyon yol planı oluşturmalı, geliştirmeli ve farklı inovasyon planlarında da kimlerin yer alacağını veya çalışılacağını ve bununla alakalı izlenecek yolun nasıl koordine edileceği konusunda iyi ayarlama yapması gerekmektedir. Buna bağlı oluşacak sonuçların firmanın sektöründe bunu nasıl ticari kazanca dönüştürüleceği konusundaki ilkeler, esaslar ve iç yönergeler önceden belirlenmiş olmalıdır. Bu tür süreçlerde doğru olmayan yanlış adımlar ve hatalı yollara girilmiş olunması sıklıkla yaşanılabilmektedir. İşte bunlar genellikle işlemeyen, öngörülemeyen ve planlanmayan dışsal etkenlerden kaynaklanabilmektedir. Öğrenmeye uyum sağlayan plan içerisindeki süreçlerin inovasyonun başarısızlıklara karşın devam etmesinin ana faktörüdür" bilgilendirmesinde bulundu.
"Teknolojik Değişimi Doğru Hamlelerle Uzun Vadeli Planlara Dönüştürebiliriz"
"Firmaların rekabetçiliği yakalamak ve devam ettirmek için hem iç piyasa için hem de dış piyasa kaynaklarını da etkin ve verimli kullanarak değişim ve inovasyon modellerinin uygulaması isteklere bağlı olmadığı, artık bir zorunluluk olduğu kabul edilmektedir" diyen Dr. Mahmut Eser, "Bütün bunların sonuca dayalı çalışmaların tamamına dijitalleşen ve teknolojik değişimleri doğru hamlelerle operasyonel inovasyon mükemmellikleriyle sürdürebilir uzun vadeli planlara dönüştürebiliriz" açıklamasında bulundu. Haber: Sedef Nazlı
Yorum Yazın