Hasır Sepetler Turizmin Hizmetinde

Yüzlerce yıllık geçmişe sahip hasır sepeti dokumacılığı yapılan çalışmalarla yeniden canlandırılarak, turizme kazandırıldı. Örgü tekniği ile yöreye özgü bir dokuma ürünü olan hasır sepetlerin asırlardır üretilmeye devam edildiği belirtildi.

Gülağaç hasır sepetleri Karasu Havzası adı verilen sulak alan çevresinde yapılıyor. Gülağaç ile Gülpınar, Demirci, Bekarlar ve Sofular beldelerinde yüzyıllardır devam ettirilen bir el sanatı olan hasır sepetleri, ebeveynlerin çocuklarına öğretmeleri ile günümüze kadar yaşatıldı. Genellikle yöre halkı tarafından bakliyat saklama amacıyla kullanılan hasır sepetlerin son yıllarda plastik kullanımının artmasıyla unutulma tehlikesi ile karşı karşıya kalmıştı. Gülağaç hasır sepetleri, özellikle doğal yapısı ve örgü tekniği sebebiyle içine konulan bakliyatı uzun süre bozulmadan saklayabilmesi, taşıdığı kültürel değer nedeniyle tercih ediliyordu. Son yıllarda hasır sepetlerin plastik ürünlere yenilmesiyle maddi bir getirisi kalmayan bu sanatla uğraşanların sayısı azalmaya başladı. Unutulmaya yüz tutan bu el sanatını canlandırmak, gelecek kuşaklara aktarmak ve turistik değer olarak tüketime sunmak amacıyla geçmiş yıllarda bir çalışma başlatıldı. Gülağaç Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü ile iş birliği içinde açılan kurslarda çok sayıda gence bu el sanatı öğretilerek tekrar canlanması sağlandı. Ahiler Kalkınma Ajansı'nın desteğiyle "Gülağaç Hasır Sepetlerinin Turizme Kazandırılması Projesi” tamamlan ve proje kapsamında 24 bayan kursiyere hasır sepet örücülüğü konusunda eğitim verildi.

Turizme Yeni Ürün Kazandırıldı

Proje sonrasında eğitim alan kadınlar faaliyetlerini kurulan dernek çatısı altında sürdürüyorlar. Tüm bu çalışmalarla birlikte artık Gülağaç hasır sepetleri Kapadokya turizmine kazandırılıyor. Sepetler yeniden tasarlanarak boyutlarına göre kalemlik, bakliyat saklama kabı, çamaşır sepeti ve diğer hediyelik eşyalar gibi birçok alanda kullanılabiliyor. Turistlerin yoğun olarak ziyaret ettiği Ihlara ve Manastır vadilerinde pazarlaya bilmek için çalışmada başlatıldı. Bölgenin kültürel mirası olan geleneksel el sanatlarının gelecek kuşaklara aktarılması ve yaşatılması, kültürel benliğin ve özgünlüğün korunabilmesi bakımından çok önemli olduğu vurgulandı. Haber: Ziya Koçak