© Aksaray Portal 2021

Günümüzün En Büyük Sorunu İletişimsizlik Mi?

<p>&nbsp;İletişimin bir b&uuml;t&uuml;n olduğu ve iletişim kavramına yeni bir bakış a&ccedil;ısıyla yaklaşılması gerektiğini s&ouml;yleyen D&uuml;zce &Uuml;niversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım b&ouml;l&uuml;m&uuml;nde &Ouml;ğretim G&ouml;revlisi Nurg&uuml;l Soydaş, iletişime dair yeni fikirleri, &ccedil;&ouml;z&uuml;m &ouml;nerilerini ve farklı bakış a&ccedil;ılarını yorumlamak &uuml;zere alanında yetkin isimlerle bir araya gelerek &ldquo;İletişim Bence&rdquo; kitabını hazırladı.</p>

Günümüzde artık doğallığın yerini yapaylığın, gerçek olanın yerini sanallığın aldığına dikkat çeken Soydaş, asıl olanın yerini de imgelerin aldığını vurguladı. Yaşanan hızlı değişim ve dönüşümün bireyi toplum içinde yalnızlaştırdığını ve yabancılaştırdığını kaydeden Soydaş, “Kendisine, çevresine ve içinde yaşadığı topluma yabancılaşan insan, iletişim teknolojilerini kullanmasına rağmen, insan iletişimindeki temel öğeleri öğrenip doğru uygulayamadığı için ilişkilerini sağlıklı yürütemiyor. Kendisiyle, insanlarla, çevresiyle ve toplumla çeşitli çatışmalar, ayrılıklar, acılar, öfkeler ve başarısızlıklar yaşıyor. Okumayan, kendini geliştirmeye çaba göstermeyen, konuşamayan, dinlemeyen, dolayısıyla anlamayan, anlatamayan, iletişimi ve becerilerini öğrenmeyen bir insandan sağlıklı ilişkiler geliştirmesi ve iletişim kurmasını beklemek olası değil.” dedi.

“İletişim Ekimi Bireysel, Kurumsal ve Toplumsal İletişim Paylaşım Platformu” isimli etkinliği yapan Düzce Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım bölümünde Öğretim Görevlisi Nurgül Soydaş, sorularımı yanıtladı.

Günümüzde İletişim Nasıl Bir Değişim Yaşıyor?

İletişim, sabırdır, vefadır, bazen merhamet, bazen cesarettir ama bazen de ne yaparsan yap anlaşılamamak. İletişimle ilgili bugüne kadar birçok söz söylendi, yazıldı, çizildi, üzerinde çok konuşuldu. Hiçbiri yanlış, hiçbiri geçersiz sayılmaz. Ama her birinin eksik olduğu tıpkı, ‘İletişim Bence’ kitabında ele aldığım gibi iddia edilenlerin, bir müddet sonra eskiyeceği ve yeni bakış açılarını doğuracağı gerçeği gibi söylenebilir. Çünkü iletişim, her şeyin, her şeklin eksildiği bir dünyada, çoğalarak gelişen, yeni perspektiflere ihtiyaç duyan en dinamik bağdır.

Öyle ki eksik olduğu yerlerde, yeni sözler söyleme gücünü veren, aklın sınırlarını, ihtiyaçların uzantısında şekillendirmek zorunda bırakan, bir sonranın bir önceye bakarak şekillendiği ama bir öncenin bir sonrayı nasıl şekillendireceği merakını barındıran bir disiplinden bahsetmekteyiz. İletişim, insanın aslında tarihsel gelişim sürecidir.

İnsan hayatını iletişim kurarak sürdürür. Zaman içinde araçlar, yöntemler değişmiş, gelişen, değişen, dönüşen doğa ve teknolojiyle birlikte insanın kurduğu iletişim şekli de değişikliğe uğradı. Ancak iletişim kurma ihtiyacı değişmedi. En önemli ihtiyaç olarak değerini korudu.

İletişimin gücüyle uygarlıklar inşa edebilir, ilişkiler geliştirebilir, yeni alanlar oluşturabilir ya da var olanları yıkabilir, her şeyi silebilirsiniz. İletişim, doğru zamanda doğru kanalla doğru alıcıya doğru mesajı en doğru şekilde iletme becerisi. Bu hususta iletişim penceresinden kaynak taramalarına dayalı güncellenmiş bilgiler, akademik bilginin ışığında, iletişimin bütün boyutlarını görebilmek adına oluşturulmaya çalıştık.

Sizce Çözümü Nedir?

Yapılan araştırmalar, insanların birbirlerini anlayıp sevebilmeleri için sağlıklı iletişimin gerekli olduğunu ortaya koyuyor. Bununla birlikte, yaşanan mutsuzluğun ve sevgisizliğin ilk nedeni olarak sağlıksız iletişim ileri sürülüyor. İnsanların mutluluk duygusunu yaşayabilmeleri için ilgi ve sevginin gerekli olduğu, ancak bu ilgi ve sevgi için de insanların birbirlerini anlamaları, etkili bir biçimde dinlemeleri, kendilerini başkalarına anlatmalarının da gerekli olduğu görülüyor.

Tüm bunların yanında, kişinin kendisiyle olan iletişiminde de birtakım sorunların yaşandığı görülüyor. Kişinin en çok kendisiyle iletişimsizlik halinde olduğu, kendisiyle iletişim kuramamanın kişiyi kendisine yabancılaştırdığı, duygularını tanıyamaz hale getirdiği ifade ediliyor. Kişilerarasında yaşanan iletişim kopukluklarının, karşılaşılan sorunları daha da arttırıp, içinden çıkılmaz bir hale gelmesine neden oluyor. Burada bir noktaya değinmekte fayda var.

İletişimi sağlıklı sürdürmek isteyen kişinin, insanın doğasını bilmesi son derece önemli. İnsanın doğasını bilmenin en iyi yolu da insanın kendisini tanımasından geçiyor. İnsan kendini tanımaya başlayınca, diğer insanları da tanıma fırsatını elde etmiş oluyor. Kendini tanıma, kişinin çevresiyle kuracağı iletişimin öncelikle kendi içinde başladığı ilkesine dayanıyor.

İnsanın kendisiyle sağlıklı iletişimi, kendisini yargılamadan anlamaya çalışarak kurduğu iletişim olarak nitelendirir. Buna bağlı olarak, kişi kendisinin eksik yönlerini, güçlü yönlerini görme, duygu ve heyecanlarının altında yatan nedenleri keşfetme olanağına sahip oluyor. Kişinin kendini tanıması, doğal olarak diğer insanlarla olan ilişkilerine yansıyor ve bu ilişkilerin daha başarılı olmasını mümkün hale getiriyor.Haber: Dilek Eyüboğlu

 

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER