© Aksaray Portal 2021

Dünya Tarihini Yeniden Yazdıracak Taş Tepeler'in Tanıtımı Gerçekleşti

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Türkiye Turizm Geliştirme ve Tanıtım Ajansı (TGA), dünya tarihini yeniden yazdıracak Şanlıurfa'daki Göbeklitepe'ye benzeyen Taş Tepeler’in tanıtımını gerçekleştirdi.

Kültür Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile birlikte yurt içinden ve yurt dışından çok sayıda akademisyenin katıldığı programla, dünya üzerinde ilk yerleşik yaşam ve sosyal topluluk örneklerine ev sahipliği yapan Taş Tepeler dünyaya tanıtıldı.

Şanlıurfa'da12 bin yıllık geçmişe sahip UNESCO Dünya Mirası Listesi'ndeki Göbeklitepe’ye benzerliğiyle dikkat çeken Taş Tepeler'in tanıtımı gerçekleştirildi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Türkiye Turizm Geliştirme ve Tanıtım Ajansı (TGA), Taş Tepeler programı ile Şanlıurfa ve çevresindeki Neolitik Çağ’a ait önemli yerleşimleri ve yürütülen kazı araştırmalarının tanıtımı Şanlıurfa Müzesi'nde yapıldı.

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un katıldığı tanıtım ışıklı görsel şölene dönüştü. Dünya üzerinde ilk yerleşik yaşam ve sosyal topluluk örneklerine ev sahipliği yapan Taş Tepeler'in tanıtımına çok sayıda yerli ve yabancı akademisyen ve bilim insanı da katıldı.

"Çok Uluslu Ekip Aynı Bölgede Eş Zamanlı Çalışacak"

Programın açılış konuşmasını, Karahantepe’yi gün yüzüne çıkaran ekibin başkanı Prof. Dr. Necmi Karul yaptı.

12 bin yıl önce insanların yerleşik hayata geçtiğini ve avcı toplayıcılığı bırakarak üreticiliğe başladıklarını aktaran Karul, "Burada kalabalıklar halinde bir arada yaşamaktan, işbirliğinden ve organize bir yaşamdan yani şu an mevcut olan toplum düzeninin Neolitik dönemdeki halinden bahsediyoruz.

Tarım toplumları Mezopotamya ve Nil gibi ovalarda ortaya çıktı. İlk evcilleştirme ve tarımsal üretim bu topraklarda gerçekleşti. Yerleşik yaşamın nedeni tarım ve hayvancılık değildir, bu bunun bir sonucudur. Bunu araştırmalarımızla değiştirdik. 12 noktada kazı yapılması planlanıyor. 7’sinde çoktan başladık. Çok uluslu bir ekip aynı bölgede eş zamanlı olarak çalışacak" diye konuştu.

"Dünya Neolotik Kongresi 2023'te Şanlıurfa’da"

Prof. Dr. Mehmet Celal Özdoğan ise öğrencilik hayatında katıldığı ilk kazının Şanlıurfa’da olduğunu söyledi.

Mesleğe Şanlıurfa’da başladığını aktaran Özdoğan, "Neolitik dönem uygarlığın kırılma noktasıdır. Dünyanın ezberi ilk defa 1978 yılında Nevali Çori'de kırıldı. Ezber orada bozuldu. Göbeklitepe bir daha bozdu. Bu kadar ezber bozan bilginin hazmı zaman alacaktır. Neolotik dönem dediğimiz yerleşik yaşama geçiş sadece bu bölgede başlamıyor. Dünyanın farklı yerlerinde de başlıyor." dedi.

Göbeklitepe'deki sonuçların bütün bunların üzerine çıktığına işaret eden Özdoğan, "Bunları anlatmamız gerekiyor. Bu yüzden 2023 yılında Urfa’da Dünya Neolotik Dönem Kongresi yapmaya karar verdik. Bu gerçekten Urfa’ya bilim dünyasının borcudur. Urfa’ya teşekkür etmek istiyorum. Sadece bürokrasiye değil bölgedeki halka da ediyorum" dedi.

Bakan Ersoy: Göbeklitepe Yalnız Değildir

Programda söz alan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, "2018’de UNESCO Dünya Miras Listesi’ne giren Göbeklitepe, arkeolojide ve ilgili tüm branşlarda bilgilerimizi güncelledi. Daha önce sorulmamış ve cevaplanması elzem olan yeni soruları önümüze koydu. Biz ona 'Tarihin Sıfır Noktası' dedik.

Şimdi o noktayı daha derine ve muhtemeldir ki çok daha geriye çekeceğiz. Çünkü Göbeklitepe tek ve yalnız değildir. Projemiz kapsamında gerçekleştirilecek 12 kazı çalışması ile Şanlıurfa’nın sözcülüğünde, Anadolu’nun insanlık tarihine yaptığı katkının bilinmeyen hikâyelerine tercüman olacağız" dedi.

Bakan Ersoy konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu proje çerçevesinde, iki bölgede sürdürülen yüzey araştırmalarıyla yeni yerleşim yerleri tespit edildi. Halen Göbeklitepe, Karahantepe, Gürcütepe, Sayburç, Çakmaktepe, Sefertepe ve Yeni Mahalle Höyüğü olmak üzere 7 alanda arkeolojik kazı çalışmaları sürdürülüyor. Tabi bu sayı 12 ama bu sayıyı 20’nin üzerine çıkaracağız.

Önümüzdeki günlerde, projenin 2021-2024 yılları arasını kapsayan ilk etabı dahilinde Ayanlar, Yoğunburç, Harbetsuvan, Kurt Tepesi ve Taşlıtepe yerleşimlerinde de kazılara başlanacak. Yurt içinde 8 ayrı üniversitenin dâhil olduğu 12 kurum ve kuruluş ile iş birliği planlandı. Bu doğrultuda İstanbul Üniversitesi, Harran Üniversitesi ve Ankara Bilim Üniversitesi arasında doğrudan iş birliği protokolleri imzalandı.

Ayrıca 5 ayrı ülkeden 8 ayrı üniversite ile 4 uluslararası akademi, enstitü ve müzeyi de Şanlıurfa Neolitik Çağ Araştırmaları Projesi’ne dahil ettik. Japonya, Rusya, Almanya, İngiltere ve Fransa ile geniş bir uluslararası yelpaze oluşturduk"

Şanlıurfa Neolitik Çağ Araştırmaları Projesi’nin bugüne kadar ülkemizde yapılmış en büyük ve kapsamlı arkeoloji projesi olduğunu sözlerine ekleyen Bakan Ersoy, "Başta Uluslararası Dünya Neolitik Kongresi olmak üzere çok sayıda uluslararası bilimsel toplantı ve etkinliklerin yanında, ziyaretçi karşılama ve tanıtım merkezleri, sergi ve çevre düzenleme projeleri, ulaşım ve altyapı düzenlemeleri gibi bir dizi uygulamayı da hayata geçireceğiz.

Bütün bunlar için cari ve personel giderleri hariç 127 milyon lira tutarında bir kamu yatırımı öngörülmektedir. Bu rakam da projenin değeri ve önemi noktasında ciddi bir fikir vermektedir diye düşünüyorum." diye konuştu.

Karahantepe'den Çıkarılan Eserler İlk Defa Görüntülendi

Şanlıurfa’da düzenlenen Taş Tepeler lansmanı için hazırlanan Karahantepe ve Neolitik İnsan Sergisi'nde Karahantepe'den çıkarılan eserler Şanlıurfa Müzesi'nde yerini aldı.

Sergide Karahantepe'den 2 yıl içinde çıkarılan 37 eser ilk defa görücüye çıktı. Dünyanın en nitelikli neolitik dönem sergisini oluşturmak amacıyla açılan sergideki eserlerin Türkiye'de en hızlı sergiye çıkarılan arkeolojik eserler arasında yer aldığı öğrenildi.

Yerli ve yabancı çok sayıda basın mensubunun tanıklık ettiği organizasyonda gösterilen animasyon film de ilgi çekti.

Küçük bir çocuğun tarihin tozlu sayfalarını çevirmesi üzerine inşa edilen 3 dakika 22 saniye uzunluğundaki animasyon filminde Karahantepe kazı alanında bulunan eserlere de yer verildi. Haber Bülteni

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER