© Aksaray Portal 2021

“Bu Yangının Üstü Örtülmemeli, Herkes Üzerine Düşen Prosedürü Yerine Getirmelidir” 

Aksaray Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan bir akü geri dönüşüm tesisinde Kurban Bayramı’nın 1. günü çıkan yangının çevre felaketine neden olduğu iddia edildi.

Aksaray Organize Sanayi Bölgesi’ndeki bir akü geri dönüşüm tesisinde yangın çıktı. Yangının OSB’de bulunan itfaiye ekipleri tarafından müdahale edildikten sonra Aksaray Belediyesi İtfaiye ekiplerinden de destek istenerek yapılan mücadele sonucu söndürüldüğü öğrenildi. Korkutan yangında, yangına müdahale eden OSB İtfaiye ekiplerinin, yangının çıkış sebebiyle ilgili raporu tutmadığı iddia edildi. OSB’de atık akü geri dönüşümü yapan işletmenin olası bir yangına yönelik gereken önlemleri alıp almadığı merak konusu oldu. 
Akü geri dönüşüm tesislerinin kuruluş ve işlevlerini yerine getirmeleri ile ilgili Çevre Şehircilik Bakanlığının katı kuralları olduğunu söyleyen, görüşünü aldığımız Çevre Mühendisleri akü geri dönüşüm işletmelerinin Çevre Şehircilik ve İklim Müdürlüğüne bağlı ekipler nezaretinde ilgili firma ve İtfaiye iş birliğinde tedbirler alması gerektiğini öne sürdü. Konuyla ilgili yönetmeliğin açık olduğunu söyleyen Çevre Mühendisleri işletme ile ilgili endişelerini dile getirerek sorumlulara yangın sonucunda ortaya çıkan atıklar ile ilgili yapılan çalışmaların akıbetini sordu. 
KAMUOYU ADINA SORDULAR
Yangından sonra Bakanlık tarafından yetkilendirilmiş bir laboratuvar atanması ve ölçümler yapılması konusunda sorularını yönelten Çevre Mühendisleri bölgede toprak analizi yapılması gerektiğine dikkat çekerek ilgililerin yanıtlaması için kamuoyu adına “Yeraltı suyu araştırma analizleri yapılacak mı? Mevcut stoklarında tesisin hem atık hem ürün stoklarında son durum ne? Hepsi mi yandı, belirli bir kısmı mı yandı? İşletmenin çevresel risk analizi var mı? Varsa risk analizleri OSB Müdürlüğü, itfaiye ile paylaşıldı mı? Kurşunun suya, toprağa karşıma durumunda ne yapılacağı bilgisi verildi mi?” sorularını yöneltti.
“ÖNLEMLER İLE İLGİLİ BİLGİ VERİLMELİ”
Bu tür tesislerin Büyük Endüstriyel Kazaların Azalması ve Önlenmesi yönetmeliğine (BEKRA) tabi olması gerektiğini de belirten Çevre Mühendisleri “BEKRA’ya tabi ise bununla alakalı raporlama çalışmaları yapıldı mı? Endüstriyel bir kaza mı bu? BEKRA ile ilgili OSB itfaiye, AFAD, Belediyeye yeterli bilgi verildi mi? İnternet sitelerinden bilgi verildi mi? İtfaiye suları nereye gitti? Bu tesisin betonu su geçirimsiz beton mu? Ne gibi önlemler alınacak, topraklar temizlenecek mi? Normalde toprak kirlendi ise temizletilmesi gerekiyor.  Çevredeki fabrikalarda yangın planları var mı? Alarm sistemleri var mı? Saçılma dökülme olduğu zaman İSG açısından ne gibi bir yol izlenecek?” sorularını kamuoyu adına ilgililere yöneltti.
“ENKAZ NEREYE GİTTİ”
Yangının neden kaynaklandığını da sorgulayan Çevre Mühendisleri yangında hasar gören aracın lisanslı bir araç olup olmadığını ve taşıdığı yükün içeriğinin de sorgulanması gerektiğine dikkat çekerek “Enkaz nereye gitti? Enkaz ne şekilde boşaltıldı, bu malzemelerin faturası var mıydı? Tesisin faaliyetlerine ilişkin Bakanlığa sunmakla zorunlu olduğu raporlar var mı? Bu raporlamalar uygun yapıldı mı? Tesislerin arıtılmış suları nereye akıyor? Yangın esnasında nereye gitti? Yangından sonra nereye gidecek? Tesisin lisansı iptal olacak mı? 30 gün kamera kayıtları durması gerekiyor, kayıtlar tutuluyor mu” sorularına da yanıt beklediklerini belirtti 
“BU YANGININ ÜSTÜ ÖRTÜLMEMELİ, HERKES ÜZERİNE DÜŞEN PROSEDÜRÜ YERİNE GETİRMELİDİR”
Yangın ile ilgili tedbirlerin yeterince alınmaması halinde olabilecek çevresel sorunları dile getiren Çevre ve Doğa Fotoğrafçısı Fahri Tunç olay yerine giderek gözlemlerini aktardı.  Çıkan yangının sıradan bir yangın olarak değerlendirilemeyeceğini söyleyen Tunç “Bu tür tesislerin yangınları sıradan yangınlar değil. Bu tesisteki yangın söndürülürken itfaiyenin vermiş olduğu su, buradaki alana mutlaka karışmıştır. Orada mutlaka zehirli atıklar vardır. Kimyasal atıklar kurşun ve birçok ağır metalin bulunduğu sular mutlaka bu dere yatağına karışmıştır” dedi
“TAM ZARARI BİLEMİYORUZ”
“Buraya karışan söndürme sularının nasıl bir zarar verdiğini şu an bilemiyoruz. Neticede burada yeraltı su kaynakları bulunmakta, yeraltı su kaynaklarının analizleri ve toprak analizlerinin yapılıp yapılmadığını bilmiyoruz. Normalde buradan yangının olduğu bölgeden itibaren analizlerin yapılmış olması gerekmekte. Böyle bir çalışmanın yapıldığını düşünmüyorum” diyen Fahri Tunç “Her fabrikanın normalde bir arıtmasının bulunması gerekmekte. Neticede siz de görüyorsunuz burada bir doğal yaşam var. Organize Sanayi Bölgesi'nin yanındaki bu dereye dökülen fabrika atıklarının doğal yaşama ne kadar zarar verdiğini tespit edebilmek için analiz yaptırmak istedik. Bu konularla ilgili çeşitlilik girişimlerimiz de oldu. Maalesef bir sonuç alamadık” diye konuştu.

“ANALİZLERİN YAPILMADIĞINI DÜŞÜNÜYORUZ”

Hasan Dağ'ın eteklerinden gelen yeraltı gözeneklerindeki suların dere oluşturduğunu söyleyen Tunç “Bu dere, bu güzergahtan giderek Tuz Gölü havzasını sulamakta. Dolayısıyla burada dereye karışan bu fabrikaların atıkları doğal yaşama büyük zarar vermekte. Bu durumun üstünün örtülmemesi gerekmekte. Herkes prosedüre uygun hareket etmek zorunda. Bakın burada hala inekler otlamakta ve bu dereden su içiyorlar. Bu ineklerin sütleri, etleri Aksaraylılara ulaşıyor. Yediğimiz besinler ne kadar sağlıklı, içtiğimiz süt ne kadar sağlıklı? Bunların da tartışılması gerekmektedir. Bu bölgede dereye gelen atık suların analizlerinin yapılmadığını düşünüyoruz” açıklamasında bulundu. Haber: Harun Atalay 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER