Bankaların Bile Gözü Bu Günlerde
GÜNDEMHayat pahalılığı ve ekonomik kriz kadın dünyasında çalışan ya da çalışmayan birçok kadının ev ekonomisine katkı amacı ya da yatırım aracı olarak geleneksel hale getirdiği altın günlerine sekte vurdu.
Ekonomik Kriz Hanımların Altın Günlerini de Vurdu
Az Biraz Birikim Bol Muhabbet
Hayat pahalılığı ve ekonomik kriz kadın dünyasında çalışan ya da çalışmayan birçok kadının ev ekonomisine katkı amacı ya da yatırım aracı olarak geleneksel hale getirdiği altın günlerine sekte vurdu.
Kadınların hem manevi hem de maddi olarak dayanışma geleneği olan altın günleri, ekonomik krize rağmen devam ediyor. Kabul günlerini devam ettiren hanımlar, hayat pahalılığı karşısında ev ekonomisini ayakta tutmaya çalışırken geleneksel altın günlerinden elde ettikleri birikimlerle ihtiyaçlarını karşılıyor. Hayat pahalılığından dolayı son yıllarda dışarıdaki kafelerde gerçekleştirilen gün toplantıları tekrar ev ortamlarına taşınırken, altın günlerinin gözdesi çeyrek altın yerini düşük tutarlarda TL, döviz ve gram altına bırakmış durumda.
Bankaların bile iştahını kabartan gün ve yastık altı altın ve döviz günleri yaşanan ekonomik gelişmelerden dolayı mebla düşüklüklerine neden olsa da ev hanımlarının ve memurların vazgeçilmez altın ve döviz günleri ekonomik güncellemeleriyle en iyi tasarruf aracı olarak gündemdeki yerini koruyor.
Birbirinden lezzetli çeşit çeşit ikramların yarıştığı, kadınların dertleşip sohbet ettiği, ekonomik krizden dolayı birikim aracı olarak özellikle Türk lirasına sabitlenen, maddi- manevi sosyal dayanışma günleri olan altın günlerinde ülke ekonomisinin nabzı da tutuluyor.
“Çocukluğumuzda Annelerimizin Yaptığı Gün Toplantılarını Devam Ettiriyoruz”
Aksaray’da yıllardır altın günü geleneğini yaşatan hanımlarla bir araya geldiğimiz kabul gününde ev hanımı Aysel Altan, “ Yıllardır akrabalarımız ve mahallemizde komşular olarak altın günlerinde bir araya geliyoruz. Daha önceden altın günlerimizi dışarıda kafe ya da restoranlarda, alışveriş merkezlerinde yapıyorduk. Dışarıda yaptığımız altın günleri ev sahibi açısından daha zahmetsiz oluyordu. Herkes kendi hesabını ödüyor, sırası gelen arkadaşımızın altınlarını topluyorduk. Sohbet, muhabbet güzel bir gün geçirip dağılıyorduk. 2 yıldır ekonomik durumlardan dolayı artık evlerde toplanmayı tercih ediyoruz. Gün sırası gelende ayda bir toplanırken, masraf olmaması açısından ikram çeşitlerinde de sınırlandırma getirdik. İkramları ya sırası gelen ev sahibi hazırlıyor ya da her bir arkadaş evde bir çeşit hazırlayıp misafir olacağımız eve götürüyoruz. Oluşturduğumuz gün grubuna göre ikram ve gün para miktarını ortak aramızda kararlaştırıyoruz. Önceden çeyrek altınına girdiğimiz kabul günlerimizde şimdi belirlediğimiz miktarda Türk lirası topluyoruz. Çeyrek altın, gram ya da döviz birikimi herkesin bütçesine uygun değil, bundan dolayı ortak paydada bir miktar belirliyoruz. Altın günleri kadınlar için çok güzel bir şey çocukluğumuzda annelerimizin yaptığı bu gün toplantılarını bizde devam ettiriyoruz. Hem bağlarımız kopmuyor, hem de birikim yapıyoruz” dedi.
“Beylerimizde İş Yerlerinde Kendi Aralarında Gün Yapıyorlar”
Gün misafirlerinden Demet Evcimen’de önceden birkaç altın gününe katıldıklarını ve gün birikimlerini ziynet altına ya da yatırıma dönüştürdüklerinin altını çizerken şimdilerde dişe dokunur olmasa da aktın gün birikimlerini çocuklarının ve evin ihtiyaçlarında harcadıklarını söyledi. Demet Evcimen, “Vallahi daha önceden birkaç altın gününe katılırdık. Günlerde topladığımız altınlarımızı kolumuza bilezik, kolye, küpe yapardık ya da kara gün için köşeye atardık. Şimdi gün birikimlerimizi çocukların ihtiyacına ya da ev masraflarına harcıyoruz. Her şeye rağmen ev hanımları olarak toplanmak bir araya gelmek iyi oluyor. Herkes birbirinden haberdar oluyor. Çalışan arkadaşlarımızda güne giriyor ev oturmalarımıza katılamasalar da onların parası dönüyor. Beylerimizde iş yerlerinde kendi aralarında gün yapıyorlar. Az çok bu birikimler hepimizin ev ekonomisine can suyu oluyor” dedi. Özel Haber: Dilek Eyüboğlu
İlginizi Çekebilir